Pages

transfer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
transfer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Temmuz 2014 Perşembe

Balotelli Galatasaray'a Geliyor

Galatasaray’ın yeni teknik adamı Prandelli eski öğrencisi Mario Balotelli’yi getirmek istediğini Ünal Aysal’a bildirdi. Ünal Aysal’ın da sıcak baktığı Balotelli için önerilen para merak konusu…
Prandelli Çok Sert Konuşmuştu
Galatasaray’a getirmek istediği de konuşulan Balotelli’nin hayal dünyasında yaşadığını belirten Prandelli, “Balotelli, bir şampiyon değil, hedefleri olan bir oyuncu. Onunla ayrıldığımızda, eğer olmayı düşündüğü kişi olmak istiyorsa, gerçeği görmesi ve hayal dünyasında yaşamaması gerektiğini söyledim. Onu seviyorum, hala da seviyorum. Ancak gerçeği algılamalı ve kendi paralel dünyasını yaratmamalı. Ona İtalya ile yaşadığı bu tecrübeyi kullanması gerektiğini, çünkü milli takımın ona ihtiyacı olduğunu söyledim. Eğer dünyaya geri dönerse, hedefleri olan tek oyuncu da o değil” diye konuştu.
TOTEMFUTBOL.COM Özel Haber

9 Temmuz 2014 Çarşamba

Galatasaray Bu Sene Ne Yaptı ?

Son iki sezonun şampiyonu , Avrupa Fatih'i Galatasaray bu sezon beklentileri neden karşılayamadı ya da başka bir tabirle 4. yıldızı neden takamadı ? Nedenleri gerçekten çok fazla . Öncelikle ; Futbolda tamamen herşey oyuncu da biter. Bir futbolcu çok istekliyse , gerçekten hırslıysa , inandıysa yapamayacağı bir şey yoktur . Zaten Galatasaray , Fenerbahçe , Beşiktaş gibi Türkiye'de büyük takımlarda oynuyorsa yeteneklidir. Ama aralarında hırs farkı vardır . Çalışma farkı vardır . Ve son olarak inanma farkı vardır. Galatasaray'lı futbolcular son 2 sezunun şampiyonu ünvanıyla sezona başladı. Süper Kupa'nın sahibiydi . Avrupa'da son 8 kez gören , Real Madrid , Schalke , Manchester United , Liverpool ve Braga gibi takımları yenmiş bir ekipti . Oyuncalarda gereğinden fazla bir güven vardı ve bu Galatasaray'lı futbolcuları olumsuz etkiledi . Ve diğer sezonlara göre biraz daha başarıya doymuşluk vardı. Bu en önemli etkendi .
2- Galatasaray iki sezondur aynı sistemi oynayan , bu sistemi benimsemiş ve sistemle başarı yakalamıştır.Ancak sezona değişik sistemler deneyerek başlanmıştır. Ve bu sistemi bulması uzun sürmüştür. Bu nedenle oyuncular da bu sisteme adaptasyon sorunu yaşamıştır  . Ve hoca faktörü. Bu faktör çok önemliydi. Fatih Hoca'yı ailesinden daha fazla görüyordu oyuncular . Tabir-i Caizse babaları gibiydi . Yine sezon başında yaşanan Fatih hoca ve Yönetim arasında ki sorun oyuncuları çok etkiledi. Kafalarında " Acaba Fatih Hoca görevi bırakır mı ?" diye soru işareti oluşmuştu . Transferlerde yaşanan sorun , Sneijder transferi , Ünal Aysal'ın açıklamaları ve şüphesiz Fatih Hoca'nın Milli Takım'ın başına geçmesi görevi bırakmasında en büyük etkendi .
3- Hoca değişimi Galatasaray'ı çok etkiledi . Bunun sebebi sonucu sistem değişti . Ve Türkiye ligi'ni bilmeyen bir teknik adam Galatasaray'ın başına geçmişti . Özellikle Bazı futbolcular arasında yaşanan disiplinsizlik ve Florya'nın hali de Galatasaray'ı çok etkilemişti .
4- Yabancı oyuncular ve Türk oyuncular arasında yaşanan gruplaşmaydı . Özellikle antremanda yaşanan Gökhan Zan-Melo kavgası bunun en büyük göstergesiydi .
5- Selçuk İnan . Selçuk İnan 2 sezonda takımı en çok sırtlayan isimdi .Selçuk İnan'ın topla buluşamaması ve Hep oynadığı oyun kurucu ve merkez orta saha yerine çok koşan ve kenarlara yakın oyuncu olması onu çok etkiledi. Aynı zamanda yaşanan duran top sıkıntısı . Mesafe ne olursa olsun topun gerisine geçen Didier Drogba Selçuk İnan'ı küstürdü . Mancini ile arasında yaşanan gerilim ve yoğun taraftar tepkisi Selçuk'u psikolik men olarak zorladı . Bu durumda Selçuk'un küsmesi de Galatasaray'ı çok etkiledi .
6- Roberto Mancini ve Taraftarlar ;
Geldiği günden bu yana değişik taktik ve sistemleri , oyuncularla arasındaki ilişki , kağıda taktik yazıp futbolcuların ellerine göndermesi Galatasaray taraftarını çok kızdırmıştır ve Mancini ile taraftarların yıldızı neredeyse hiç barışmamıştır .
Ancak bu uzaklığın sebebi daha çok Fatih Terim gibi bir teknik direktörün ayrılması ve taraftarın onu unutamaması olmuştur. Hatta taraftarlar Fenerbahçe'ye kaybedilen derbi sonrası yaptığı baskın ve zaman zaman takıma küsmeleri takımda ve Florya'da olumsuz bir hava yaratmıştır .
7- Devre arası yapılan transferler . Devre arasında 9 tane transfer yapan Galatasaray bunlardan sadece 2 tanesinden verim alabildi .Umut Gündoğan ve Oğuzhan kayar ligde hiçbir maçta forma giyemedi . En istikrarlıları Alex Telles oldu. Bu da takıma verim sağlayamıyınca yine taraftar tepkisine yol açtı .
8- Yaşanan sakatlıklar. Galatasaray'da yaşanan sakatlıklarda büyük sorunlara yol açtı. Hamit Altıntop'un sakatlanması aslında pek farkedilmese bile Galatasaray'ı derinden sarstı .Geçen sezonun ikinci yarısında uyum sorununu yavaş yavaş atlatan Hamit'in daha fazla verim alınması bekleniyordu ki Hamit talihsiz bir sakatlık yaşadı . Belinden yaşadığı sorun sebebiyle bıçak altına yattı ve yaklaşık 5 ay sahalardan uzak kaldı . Bruma'da sezonun ikinici yarısı öncesi hazırlık maçlarında fit ve dinamik bir görüntü sergileyen Bruma'dan daha fazla verim alınması bekleniyordu ki O da Hamit gibi talihsiz bir sakatlık yşadı ve kupa maçı olan Tokatspor maçında sakatlandı .Çapraz yan bağları kopan Bruma ameliyat oldu . Kontejan da yer açmak amacıyla Gaziantepspor'a sezon sonuna kadar kiralandı . Belki de aralarında en çok acı yaşayan futbolcu olan Aydın Yılmaz
tüm Türkiye'yi korkuttu. Elazığspor ile yaşanan kupa maçında ayak bileği kırılarak sakatlanan Aydın da iyi bir yerli alternatafi olabilirdi .
9- Mevki seçimleri . Galatasaray'da başta Burak Yılmaz ve Wesley Sneijder olmak üzere birçok futbolcu değişik yerlerde oynadı . Burak Yılmaz geçen sezondan alıştığımız bir santrafor iken Birden kanatlarda görev almaya başladı. Her ne kadar forvet arkasında serbest oynadığında daha başaralı olduğunu gösteren Sneijder de ligin ikinci yarısının çoğu maçında sol kanat oynadı. Zaman zaman stoper oynayan Melo , Orta alanın kenarklarına geçen Selçuk ve Burak gibi kanat oynayayan Umut da diğer başka örnekler .
10- Yabancı kısıtlaması . Sezon başında Türk yıldızıları ezeli rakiplerine kaptıran Galatasaray yabancı futbolculara yönelmişti fakat yabancı kuralı vardı. Bu engel için ya elindeki futbolcuları gönderecekti ya da Avrupa pasaportu çıkaracaktı .Ancak elinde ki futbolcuları gönderemeyen ve AB pasaportu kabul görmeyen Galatasaray da sıkıntılar baş göstermişti .Bu önemli bir etkendi
11- Yoğun maç trafiği. Türkiye ligi , Şampiyonlar ligi ve Kupa gibi 3 önemli kulvarda yarışan Galatasaray'ın rakiplerine göre dezavantajı oldu . 3 güne bir maça çıkan Galatasaray'da hem psikolojk hem de fiziksel yorgunluk baş göstermişti .

Her ne kadar taraftarın beklentisi tam olarak karşılayamayan Galatasaray iyi diyebilinecek bir sezon geçirdi. Lig de 2. olup şampiyonlar ligine doğrudan katıldı , Juventus ve Real Madrid'li gruptan çıkıp Şl'de son 16'ya adını yazdırdı ve Türkiye Kupasını 9 yıl aradan sonra kaldırdı. Ayrıca dünya kupasına 6 tane Futbolcu gönderip Türkiye'den en fazla futbolcu gönderen takım oldu.


Yusuf Semih Köse
TotemFutbol Köşe Yazarı

8 Temmuz 2014 Salı

BEŞİKTAŞ’TA YÖNETİM YANLIŞLARI


Lig biteli neredeyse 2 ay olacak.BJK’ın hala yaptığı bir transfer olmadığı gibi talip olduğu oyuncuları rakip takıma kaptırma durumu var. Mete Kalkavan Olcan Adın’ın da son sözümüzü söylemedik demesinden 15 dakika sonra Gs KAP a bildirim yaptı.Bu durumdan hala ders çıkaramadıklarını ne yazık ki taraftar olarak üzülerek izlemek durumunda kalıyoruz. Sadece futbol takımında transfer politikası iyi gitmiyor değil basketbol takımı için de geçerli bu durum.
Önder Özen’in istediği oyuncular konusunda Biliç ile anlaşamadıkları yönünde haberler bütün bu olumsuzlukların üstüne tuz-biber oluyor zaten. Önder Özen bana göre şu ana kadar Fikret Orman’ın Beşiktaş’a kattığı en önemli adam,Özen’i sportif direktör yapmak da en büyük adımıdır. Haricinde geçen sezondan beri süregelen gidenin arkasından teneke bağlama sendromu umarım bu sezon yaşanmaz.
Beşiktaş’ın en acilinden bir sağ beke ve John Carew tarzında bir forvete ihtiyacı var bana göre. Ama koskoca 2 ayda bırak sağ bek için transfer yapmayı,transferin t sini gerçekleştirmek için bir çaba harcanmıyor.Başkan her ay mutlaka İnönü Stadı inşaatında röportaj veriyor,yanan eve girdim diyor ve hepimizin rahatsız olduğu fakir edebiyatını yapıyor.
Sanırım dün de 3100 kombine satılmasıyla ilgili özeleştiri yapmamız lazım demiş. Öncelikle kombine fiyat düzenlemesinde kapalı alt olarak tabir ettiğimiz kısmın fiyatının uçuk olması,BJK Kapalı tribününde efsane hale gelen iki direk arasının ordan başka bir yere taşımak istemesi taraftar için rahatsız edici bir durumdur.Ayrıca E-bilet adı altında yapılan fişlemeye karşı çıkılmamıştır. Oysa kulüplerin biletleri kendi basma özgürlüğü vardır. Ever e-bilet sistemine katılmazsan bunun için bir ceza bedeli var. Ama zaten BJK taraftarı Olimpiyat Stadı nı doldurduğundan bu cezanın parası misliyle çıkmakta hatta kulübün kasasına para kalmaktadır. Yönetimin hedefinde yıldız oyunculara sallamak,iftira atmak dışında BJK taraftarı vardır.Bu çok açık bir şekilde görülmekte ve artık tribüne gelen taraftarı rahatsız etmektedir.
Stadın yapımı için kredi çekildiği söyleniyor. Kredinin nasıl kullanıldığından hepimiz bir haberiz.Meşhur hesap sorma ne zaman gerçekleşecek bilmiyoruz. Basketbol takımı ne hale geldi oysa 2 yıl öncesinde 4 kupalı bileği bükülmez şampiyon takımdı. Futbol takımında ne olduğunu hiç bilemiyoruz. Biliç ile Önder Özen kavgası sürekli gündeme geliyor ama Özen her defasında yok öyle bişey diyor.Olmayan şeyi basına kim,ne amaçla servis ediyor belli değil.
Beşiktaş’ın içi kazan gibi kaynıyor. Ara seçim olasılığı konuşuluyor. Dany,Escude alacakları için icraya başvuruyor ama başkana sorsan futbolcuların alacağı yok? Tuğrul Yenidoğan’ın maaşı dudak uçuklatıyor.Futbol takımına transfer lazım ama nerdeyse yurtdışı kamp dönemi bitecek…
Kısacası bu sezon daha başlamadan BJK taraftarı için çok zor geçecek. Elbette tribünde yerimizi alacağız,takımı son maça kadar destekleyeceğiz ama tünelin ucunu görmek şöyle dursun karanlıkta düşmekten kalkamaz olduk.İnşallah ben yanılırım,inşallah hepimiz yanılırız ama transfer politikası ilerlemedikçe ara seçim Şubat’a bile kalmaz benden söylemesi.
SEDA ŞAHİNOĞLU
TotemFutbol.com Köşe Yazarı

6 Temmuz 2014 Pazar

Koca Çınar Beşiktaş



Ahmet Şerefettin Bey’in kurduğu, Baba Hakkı’ların, Süleyman Seba’ların devam ettirdiği kocaman, köklü camia….
Geçmişten bahsetmek belki hafifletir taraftarın üzüntüsünü. Çünkü bu taraftar son yıllarda hiç de haketmediği şeyler yaşadı.
Demirören dönemini ele alalım. Son derece bilinçsizce harcanılmış paralar, devamında kocaman borçlara yol açtı. Şuan Beşiktaş mali açıdan bu kadar kötü bir durumdaysa Yıldırım Demirören yüzündendir. Bu da herkesçe bilinen bir gerçek tabi.
Gelelim Fikret Orman’a. Kongre zamanında Fikret Orman’ın Beşiktaş’da iyi işler yapacağını düşünüyordum. Ancak şuan klüpte ne bir düzen var ne bi başka şey. Kulübe gelmeden önce verilen yıldız sözleri kesinlikle yerini bulmadı. Stadın 1 senede biteceğini söylediğinde bütün taraftarlar olmaz dediyseler de devam ettiren Fikret Orman, yine bizi yanıltmayı başardı.
Ve tabi kulübün durumu,
Son yıllarda gördüğümüz en kötü durumdayız. Ne verilen sözler tutuluyor, ne de herhangi bir şey yapılıyor.
Beşiktaş ülkenin mafya takımına döndü. Size komik gelmesin, yurtdışından bizi takip eden herhangi bir takımın taraftarı bunu gayet rahatlıkla söyleyebilir. Gelen bıçaklanıyor, kurşun yiyor, barda kadın dövüyor. Bunların sorumlusu ne kadar bu olaylara karışan futbolcularsa bir o kadar da klüpte düzen tutturamayan yöneticiler ve antrenörlerdir.
Sergen Yalçın’ı ele alalım. Gece hayatı, at yarışı, bahis oyunları adamda her şey vardı. Sergenin kişisel futbol gayretinden ayrı, o dönemin yöneticileri Sergen’i verimli kıldı.
Hadi gece hayatını boş verelim, takımda artık kamplarda terlik yüzünden yumruk yumruğa kaptanların kavga ettiğini görüyoruz. Bu nasıl bi takım düzeni kestirmek mümkün değil. Çok geçmiyor bi kaç yıl sonra yine aynı olay oluyor. Ve başrol de aynı oyuncu. Bir önceki kavgayı başlatan adam. Eğer biraz Beşiktaşlılık hissi, onuru varsa bu yöneticiler bu işi yapamıyorum deyip istifa etsin.
Bir taraftar olarak ben çözemiyorum bu takım nereye gidiyor. Transfer politikasını izleyelim,
Portekiz çetesi diye tabir ettiğimiz (ne kadar doğru bilmiyorum) Simao, Quaresma, Fernandes ve Almeida gibi oyuncuları getirdik.
Fernandes haricinde hepsinden zarar edip gönderdik. Bu da bi Demirören çelmesi olarak klübe geçti.
Bu sezona dönelim.
Yıldız stoper oyuncu Danny, Galatasaray’dan Beşiktaş’a gelip “Kendimi kanıtlayıp Galatasaray’a geri döneceğim” diye açıklamada bulundu. Biri de çıkıp demedi ki, sanki Anadolu Kulübüne geldi neyin kanıtlaması diye. Üstüne klüp’den biri çıktı ve Danny iyi işler yapacak. Galatasaray maçında yapılan herkesin malumu tabi.
Ve aşağıda gösterilen anlatmaya gerek bile duyulmayacak oyuncular,
10455227_660976767316919_4222951954579587544_n


27 Haziran 2014 Cuma

Luiz Suarez'in Vukaatlarla Dolu Geçmişi

Luis Suarez, 2014 Dünya Kupası İtalya-Uruguay maçında Chielini'yi ısırması ve ısırılmasına verilen 10 maç ceza ve men cezası tüm Dünyanın gündem maddesi oldu. Kimi bu cezanın az bile olduğunu söylerken kimiside cezanın çok fazla olduğunu Suarez gibi bir yıldızdan bu kadar uzun zaman mahrum kalınmasının hem Suarez'e hemde onu izleyen bizlere haksızlık olacağını söylüyor.

 Luis Suarez 2010 yılından bugüne tam 34 maç ceza aldı.Henüz 4 sene bile olmadan çok yüksek bir rakam. 10 maç forma giymeme cezası ve 4 ay men ile birlikte toplamda 4 senede 47 maç cezalı olacak Luis Suarez.

İşte Luis Suarez'in Vukuatları

2010 yılında Otman Bakkal'ın kolunu ısırdı ve 7 maç ceza aldı.



























2013 yılında İvanovic'i kolunda ısıran Luis Suarez 10 maç ceza aldı.





















Son olarak Dünya Kupası'nda İtalyan futbolcu Chelini'yi ısıran Luis Suarez 10 maç ceza ve 4 ay futboldan men cezası aldı.


 
Yandex.Metrica